[Kurandan Hikayeler]
HZ. İSA (A.S.) VE PEYGAMBERLİĞİ [Kurandan Hikayeler]
Bizim peygamberimiz ve tüm insanlığın efendisi Hz. Muhammed (s.a.v.) den önce, Hz. İsa Efendimizin dönemi vardır. Yüce Kitabımız Kur'an-ı Kerim'de Hz. İsa'nın hikayesi anlatılırken Allah'ın güçlü iradesi, kesin kudreti ve ince hikmeti insanlara gösterilir. Çünkü Hz. İsa'nın her işi ve hatta doğumu bile olağanüstü bir şeydi. Akıllar onun doğumunda alt üst olmuş, fizik kanunları yetersiz kalmıştı.
Tabiat kanunlarına değişmez bir konu gibi inananlara, deney ve bilime kesin bir doğru gibi bakanlara, Allah'ın herşeyi kuşatan kudretini tanımaktan aciz olanlara, Hz. İsa'nın doğumu bir büyük mucizedir.
"Allah birşeyi dilediği zaman O'nun buyruğu sadece o şeye 'ol' demektir. Hemen oluverir."
Fakat Allah'a hakkıyla inanan ve kudretini düşünen inanç sahiplerine, Hz. İsa'nın doğum mucizesine inanmak hiç de zor gelmemişti. Çünkü Allah, var eden, güzel yaratan, yarattıklarına şekil veren, en güzel isimler yine kendisinin olandır. Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah'ın adını anar. Allah güçlüdür ve herşeye hakimdir.
Biz de inananlardan olarak kutsal kitabımız Kur'an'a dönüp Hz. İsa'nın hikayesini oradan okuyalım.
"Melekler demişti ki:
- Ey Meryem, Allah seni kendisinden bir kelime ile müjdeliyor. Adı Meryem oğlu İsa'dır. Dünyada da ahirette de şanı yücedir. Hem de Allah'a yakın olanlardandır.
Meryem ise şöyle demişti:
'Rabbim! bana bir insan dokunmamışken benim nasıl çocuğum olabilir?'
Melekler de Meryem'e şöyle dediler:
Allah dilediğini böylece yaratır. Bir işin olmasını isterse, ona "ol" der, o da oluverir. Ona yazı yazmayı, Tevrat'ı, İncil'i öğretecek. Onu (Yani İsa'yı), İsrailoğullarına bir peygamber kılacak. O da onlara şöyle seslenecek:
'Ben size Rabbinizden bir ayet getirdim. Ben size çamurdan bir kuş yapıp ona üfleyeceğim o da Allah'ın izniyle hemen kuş olacaktır. Anadan doğma körleri, hastaları iyileştireceğim. Allah'ın izni ile ölüleri dirilteceğim. Yediklerinizi, evlerinizde sakladıklarınızı size haber vereceğim. Size Rabbinizden bir mucize getirdim. O halde Allah'tan korkun ve bana itaat edin."
Hz. İsa'nın annesi Meryem'di. Hz. Meryem, Zekeriyya Peygamberin yanında büyümüş ve çevresinde temizlik ve ahlak örneği olarak anılan bir kadındı. Ancak, Allah'ın yardımıyla kendisinde bir takım olağanüstü haller olmaktaydı. Zekeriyya Peygamber kendisinin yanına geldiğinde, yanında türlü türlü yiyecekler görüyordu. Kendisine sorduğunda;
Hz. Meryem Annemiz:
- Bana bunları Yüce Allah verdi. Rabbim dilediğine rızık verir, diyordu.
Melekler de bir defasında Meryem annemize gelerek:
- Ey Meryem, Allah seni kadınlar arasından seçti. Sen bir çocuk doğuracaksın. Bu çocuk şerefli bir peygamber olacak, dediler.
Meryem artık gece gündüz durmadan ibadet etmekteydi. Birgün odasından dışarı çıktığında birden karşısına bir insan çıktı. Bu insan ona:
- Korkma ben Allah'ın elçisiyim. Ben bir meleğim. Sana bir evlat verilecek. Allah'ın herşeye gücü yeter. Bunu sana haber vermeye geldim, dedi.
Daha sonra gözden kayboldu. Bir zaman sonra Hz. Meryem artık sürekli ibadet ediyor ve insanlardan ayrı yaşıyordu. Birgün doğum sancıları başladı ve bir ağacın yanında Hz. İsa dünyaya geldi. Hz. İsa dünyaya gelince kendi kendine:
- Ne oldu bana, keşke ben daha önce ölseydim. Şimdi insanlar bana ne der? dedi.
Birden bir ses duydu:
- Üzülme anne.
Meryem sağa baktı, sola baktı, kimse yoktu. Konuşan bebekti. Ve hâlâ daha konuşuyordu:
- Anne, hurma ağacının dallarını salla hurma dökülür, gözün aydın olsun. İnsanlara rastlarsan beni göster ve 'Benim bugün konuşmamaya yeminim var' dersin, dedi.
İnsanlara rastlayınca herkes:
- Sen böyle kötü işleri neden yapıyorsun? Bu çocuk nereden çıktı, dediler.
O sırada kundakta olan küçük İsa konuştu:
- Ey insanlar, ben Allah'ın kuluyum. Allah bana kitap verdi. Beni peygamber olarak yarattı. Doğduğum gün, öleceğim gün ve dirileceğim gün Allah'ın selamı benimledir, dedi.
Aradan zaman geçti. Hz. İsa büyüdü ve insanları Allah yoluna çağırmaya başladı.
Yahudilere giderek onlara seslendi:
- Ben Allah'ın bir peygamberiyim, sizi O'na ibadet etmeye çağırıyorum, dedi.
Ancak onlar bu sözlerle alay ettiler:
- Ey İsa, bize mucize göster bakalım da sana inanalım, dediler.
Hz. İsa, bir parça çamur aldı ve onu kuş biçimine soktu. Sonra çamura üfledi. Çamurdan yapılmış kuş birden canlandı ve uçtu. O zaman şöyle bağırdılar:
- Bu bir sihirdir. Ey İsa, sen sihirbaz değilsen bir körü iyileştir bakalım, dediler.
Gözleri kör bir adam bulundu. Hz. İsa, ellerini gözlerine sürünce o adamın gözleri açılıverdi. Fakat yine de inanmıyorlardı.
- Sen dediler, ölüleri dirilt bakalım, bunu yaparsan inanırız.
Hz. İsa bunun üzerine bir mezarın yanına gitti. Ölüye "Allah'ın izni ile kalk" diye emretti. Ölü mezarından kalkıverdi. Kabirden dışarı çıktı. Fakat nankör Yahudiler kaçıştılar ve 'sen bizi büyüledin, biz sana inanmayacağız' dediler.
Ancak, içlerinde Hz. İsa'ya inanmış olanlar da vardı. Bunlara Havariler deniyordu. Artık Hz. İsa kendisine inanan Havarilerle geziyordu. Ancak onları gören Yahudiler hemen:
- Sihirbaz kadının oğlu, işte sihirbaz geliyor bakın, diye alay ediyorlardı.
Hz. İsa:
- Ey milletim! Ben size Allah tarafından gönderilmiş bir peygamberim, diye nasihat ediyordu.
Bunu dinlemeyen Yahudiler artık Hz. İsa'yı taşa tutuyorlardı. Hz. İsa bunun üzerine:
- Ey Yahudiler! Hepinizin Allah belasını versin, diye beddua etti.
Onlardan birisi bunun üzerine:
- Öldürelim bu sihirbazı, dedi.
Havariler kaçarak bir eve saklanmışlardı. Yahudiler de ısrarla Hz. İsa'yı öldürmek için her yerde arıyorlardı. Eve hücum ettiler. Kapıyı kırıp içeriye girdiler.
Havarilerden birini yakaladılar. O'nu İsa zannediyorlardı:
- Asın bunu, asın bunu, diye bağırıyorlardı.
Bir ağaç getirip yakaladıkları adamı astılar. Kan çıkana kadar taşladılar. İşkence ile onu öldürdüler. Halbuki onlar Hz. İsa'yı asamamışlardı. Allah onu Yahudilerin tuzaklarından kurtarıp kendisine yükseltmişti.
Hz. İsa, peygamberimizin de bildirdiği gibi, Allah'ın istediği bir zamanda gökyüzünden inecek ve Peygamberimizin getirdiği Kur'an anayasasıyla insanları idare edecektir.
________________________ Kaynak: "Kıssalar ve İbretler", Sacide Zaid, Anadolu Gençlik Dergisi Hazırlayan: Kerim Melleş, www.hikayearsivi.net
Kaynak:
Hikaye-Öykü-Masal Arşivi: www.hikayearsivi.net
Bu hikayeyi beğendi iseniz, veya fikrinizi diğer ziyaretçilerle
paylaşmak istiyorsanız lütfen YORUMUNUZU
yapın. Sadece 1-2 saniyenizi alacaktır.
Önemli Not: Lütfen hikayeyi
kullanacaksanız; www.hikayearsivi.net den
alıntı yaptığınızı ve kaynağını belirtiniz.
|