Adamın biri diğerine yüklü bir miktarda malını emanet eder. Bir zaman sonra bunu geri istediğinde de inkarla karşılaşır. Meseleyi aralarında halledemeyince, meşhur Kadı Iyaz'a giderler. Malı verdiğini iddia eden der ki;
- Kadı Efendi, ben bu adama, şu zamanda şu kadar mal emanet etmiştim. Şimdi ise bunu istediğim halde geri alamadım, inkar ediyor, vermiyor.
Kadı Iyaz sorar:
- Bu malı sen ona verdiğinde yanında kim vardı?
- Allahu Teala'dan başka kimse yoktu.
- Nerede verdin?
- Büyük bir ağacın altında.
- O halde sen şimdi o ağaca git ve ona bak; belki Allah sana hakkını geri alabileceğin bir delil görmeni nasip eder.
Adam mahkemeden çıkıp o ağacın bulunduğu yere giderken, Kadı da malı aldığını inkar eden adamın kendi yanında beklemesinin emreder. Bu arada gelen diğer davalarla uğraşmaktadır. Bir ara aniden yanında alıkoyduğu adama dönerek sorar:
- Ey kişi! Sence senin düşmanın, o bahsettiği ağaca şu anda ulaşabilmiş midir?
Bunun üzerine adam;
- Hayır, daha değil, der.
Kadı tekrar işine döner. Sonra ağacın yanına giden davacı döndüğünde de ona karşı der ki;
- Tamam, bu hain senden o emaneti almıştır ve aldığını da sana iade edecektir!.
Davalı atılır ve sorar;
- Nereden biliyorsun, Kadı Efendi?
Bu itiraz üzerine Kadı Efendi, kararını bildirir:
- Madem böyle bir ağaç var ve sen onu biliyorsun; demek ki o malı aldın ve inkar ediyorsun, ey Allah düşmanı!...
Bölüm: Kanun Adamları Ve Mahkumlarla İlgili Hikayeler
Kaynaklar: Tarihi Öyküler(Ebubekir Subaşı)-Timaş Yay.
Hazırlayan: KuTuL KuLuB
www.hikayearsivi.net