Eskiden Erzurum dağlarında beslenen koyun sürüleri Trabzon limanından gemiye yüklenir ve İstanbul'a getirilirmiş.
Yine, köylünün biri bu şekilde getirip İstanbul'da sürüsünü satar, Erzurum'a döner. Anadolu'da uzaktan gelmiş birinin dönüş akşamı etrafına toplanıp sohbet etmek adettendir; insanlar böylelikle dünyada olup bitenden haberdar olurlar, meraklarını giderirlerdi. Uzaktan gelenler de gördüklerini anlatır, sorunlarına cevap verirlerdi.
O akşam İstanbul'dan gelmiş olan adama biri sorar:
- Yavu, Ehmet, İstanbol'da Marmara denizidır, nedır, bi deniz var diyiller, o nasi bir şey, sen onu cördun mi?
Adam önce gözünü tavana dikerek çok uzaklarda bir şeyi hayal ediyormuş gibi bir süre bekledi. sonra amcasının büyüklüğüyle meşhur kazanıyla tahmini olarak Marmara denizini ölçtü ve dedi ki :
- Marmara denıziiii..., emim gilin gazannaaan..., üüç, en fazla üç buçuğ, daha fazla yoh.
Bölüm: Hesap-Kitap İle İlgili Hikayeler
Kaynaklar: Tarihi Öyküler(Ebubekir Subaşı)-Timaş Yay.
Hazırlayan: KuTuL KuLuB
www.hikayearsivi.net