Görevli bir subay anlatırdı:
- Bir zamanlar Paşaeli'nde görevliyken, orada sertliği ve disiplini ile tanınmış bir arkadaşım vardı. Kendisi bir akşam alaca karanlıkta nizamiyeden içeri girerken nöbetçi gayet nizami şekilde kendisine parola sorar. Geçtikten sonra bakar ki, arkasından bir de sivil içeri girmekte. Bir köşede bekleyip nöbetçinin sivile nasıl davranacağını gözlemeye başlar. Fakat şaşırtıcı bir şekilde, sivil, elini kolunu sallayarak nizamiyeden içeri girer, nöbetçi oralı bile olmaz.
Beklediği yerden öfkeyle gelen arkadaşım sorar:
- Asker, sen bana güvenmeyip parola soruyorsun da , sivile neden sormuyorsun?
Nöbetçi gayet safça cevap verir:
- Komutanım, o sivildir; parolayı nereden bilecek ki?
Bölüm: Askerlikle İlgili Hikayeler
Kaynaklar: Tarihi Öyküler(Ebubekir Subaşı)-Timaş Yay.
Hazırlayan: KuTuL KuLuB
www.hikayearsivi.net