Kurbağa bir öküz görmüş çayırda, Bayılmıs boyuna posuna. Kendisi yumurta kadar yok, İlle de öküze benzeyecek: Ikınmış, sıkınmış, gerinmiş, Kabardıkça kabarmış, şiştikçe şişmiş. Bir yandan da dişisine sorarmış: — Nasıl, hanım, öküz kadar oldum mu? — Nerde, demiş hanım. — Al öyleyse, demiş, Biraz daha şişmiş: — Şimdi nasılım? — Vazgeç bu sevdadan canım. — Sen dur hele, demiş bücür kurbağa, Şişmiş bir daha, bir daha. Derken çat demiş çatlamış!
Dünya böyle sersemlerle dolu: Her bakkal illa han hamam yaptıracak, Her küçük prensin elçileri olacak, Her markinin sürü sürü uşakları!
Kaynak: Lafonten Hikayeleri, La Fonten Hikayeleri, Fabl Hikayeleri; Jean de La Fontaine
Hazırlayan:www.hikayearsivi.net | A.Kerim Melleş |