[Diyanetten Hikayeler]
O ilk günü bugün gibi hatırlıyorum. Darphane matbaasında bana benzeyen arkadaşlarla 1 milyonluk banknotlar halinde basıldığımız o günü... Hepimiz yepyeni, gıcır gıcır görünüşümüzle pek de alımlıydık hani. Doğrusu epeyce de heyecanlıydık. Çünkü bu, hayatımızın. İlk günüydü. Nasıl bir hayat bizleri bekliyordu, bunu bilmiyorduk. Ama bitip tükenmez görünen bir serüvene, daha doğrusu serüvenler zincirine atılmak üzere olduğumuzu hissediyorduk.
Zamanla, hakkımızdaki konuşmalardan, hayata atılmasına “tedavüle çıkarılmak”, hayatının son bulmasına da “tedavülden kaldırılmak’’ denildiğini öğrenmiştik. Yeni 1 milyonluklar o günden itibaren tedavüle çıkarılacaktı. Seri numaraları benimkine yakın arkadaşlarımla istiflenerek düzgün desteler haline getirildik.
Arabalara sıkı güvenlik önlemleriyle yüklendikten sonra bilmediğimiz bir yöne doğru yola çıkarıldık. Bu, yıllar sürecek uzun serüven yolculuğumuzun ilk başlangıcıydı. Heyecandan titriyor, birbirimize ‘’iyi şanslar’’ diliyorduk. Nererelere gidecek, kim bilir kimlerle ve nelerle karşılaşacaktık ?
Bu ilk yolculuğumuzun bitiminde bizi arabalardan indirip kasalara taşıdılar. Desteler halinde istifleyip yerleştirdiler. Maaş dağıtım gününe kadar burada bekletildik. Havasız ve karanlık bir ortamda adeta boğulur gibiydik. Nihayet günün birinde bizi almaya gelenler oldu. Resmi dairelerin mutemetleri o gün bankaya gelmişler, bizleri memurlara dağıtmak üzere sayarak ve gerekli evrakı imzalayarak çantalarına doldurmuşlardı. Soygun ihtimaline karşı her türlü güvenlik önlemi alınmıştı.
Beni ve arkadaşlarımı alan mutemet bir okul mutemediydi. Bizi öğretmenlere maaş olarak dağıtacaktı. O gün başı çok kalabalıktı. Dersten çıkan öğretmen soluğu mutemedin yanında alıyordu. Zaman darlığı sebebiyle sonraya bırakanlar oluyordu. O gün öğleden sonra ben ve yakın arkadaşlarımdan bazıları öğretmen Salim Bey’e maaş olarak verildik. Bizi alıp cüzdanına itinayla yerleştiren Salim Bey, ferahlayarak bir ‘’oh’’ çekti. Ailesinin bir aylık geçim parası ellerindeydi artık. Maaş almakta olanlar birbirlerine ‘’güle güle, sağlıkla, iyi günlerde harca” gibi iyi dileklerde bulunuyorlardı.
Gerçekten paranın, umulan, hayal edilen ve planlanan yerlere harcanması çok önemliydi. Bir anahtar olan parayla ancak hayırlı kapılar açılmalıydı.
Kaynak: Minik Yürekler - Yücel İPEK, Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları
Hazırlayan: KuTuL KuLuB
www.hikayearsivi.net
Kaynak:
Hikaye-Öykü-Masal Arşivi: www.hikayearsivi.net
Bu hikayeyi beğendi iseniz, veya fikrinizi diğer ziyaretçilerle
paylaşmak istiyorsanız lütfen YORUMUNUZU
yapın. Sadece 1-2 saniyenizi alacaktır.
Önemli Not: Lütfen hikayeyi
kullanacaksanız; www.hikayearsivi.net den
alıntı yaptığınızı ve kaynağını belirtiniz.
|