[Mevlanadan Hikayeler]
SULTAN MAHMUT VE HIRSIZLAR [Mevlanadan Hikayeler]
Sultan Mahmut bir gece tebdili kıyafet ederek şehri dolaşırken bir grup hırsıza rastladı. Hırsızlar:
"Ey vefalı dost sen kimsin, gecenin bu vakti bu tenha yerlerde ne arıyorsun?" deyince
Sultan Mahmut:
"Ben de sizler gibi hırsızın biriyim" diye cevap verdi.
Hırsızlar onu aralarına buyur ettiler.
Hırsızlardan biri:
"Dostlar, dedi. Madem bir araya geldik, herkes ne hüneri varsa, elinden ne geliyorsa anlatsın." dedi. Bunun üzerine hırsızlardan biri ayağa kalktı:
"Köpek havladı mı ne dediğini anlarım" dedi. Öbürleri gülüşerek:
"Bu marifet ancak iki metelik eder." dediler.
Diğer biri:
"Benim bütün marifetim gözlerimdedir gecenin zifri karanlığında kimi görsem onu gündüz de tanırım."
Bir diğeri:
"Benim hünerim kolumun gücüdür. Onunla istediğim duvarı delerim."
Başka biri:
"Benim marifetim burnumda, toprağı koklayarak nerde hangi hazine saklı hemen anlarım."
Hırsızlar böylece marifetlerini sayıp döktükten sonra Sultan Mahmut'a döndüler:
"Ey yeni dost söyle bakalım senin ne gibi bir marifetin var."
Sultan Mahmut:
"Benim hünerim sakalımdadır. Onu şöyle bir oynattım mı suçluları cezadan, idamlıkları darağacından kurtarırım." dedi.
Bunu duyan hırsızlar:
"En büyük marifet senin olduğu için sen bizim reisimizsin. Bundan sonra sen ne dersen biz onu yapacağız. Hepimiz emrindeyiz." dediler.
Sultan Mahmut:
"Madem reisiniz benim, kalkın gidip padişahın hazinesini soyalım." dedi.
Hırsızlar hiç itiraz etmeden kalkıp sarayın yolunu tuttular. Saraya yaklaştıklarında bir köpek havlamaya başladı. Köpek sesinden anlayan telâşla öne fırladı:
"Yahu durun bu köpek: "Padişah sizinle beraberdir." diyor." dedi.
Diğer hırsızlar:
"Saçmalama yürü işimize bakalım." dediler. Kokudan anlayan toprağı koklayarak hazinenin yerini tespit etti.
Delik delen duvarı delerek hazineye bir yol açtı. Hepsi birlikte hazineye girip taşıyabildikleri kadar altını ve mücevheri alıp çıktılar. Saklandıkları yere geldiler. Sultan Mahmut buraya gelen gizli yolu iyice öğrendikten sonra sessizce oradan ayrılarak saraya döndü. Sabahleyin askerlerini göndererek hırsızları ininde bastırıp yakalattı. Ellerini bağlayarak kadının huzuruna çıkartıldılar. Suçları sabit olduğundan hepsi cezalandırıldı. Cezaları infaz edilmek üzere saray meydanına getirildiler. Hepsi korkudan titriyorlardı.
"Geceleyin kimi görürsem gündüz onu görünce mutlaka tanırım diyen hırsız, padişahı tahtında görünce hemen tanıdı. Arkadaşlarına:
"Bu gece bizimle arkadaşlık eden adam tahtta oturuyordu." dedi.
Hırsızları infaz yerine doğru götürürlerken Sultan Mahmut, hırsızlara:
"Herkes marifetini gösterdi şimdi sıra bende." diyerek, bir baş işareti ile onları cezadan kurtardı.
________________________ Kaynak: Mesnevi'de Geçen Bütün Hikayeler (Mehmet Zeren)-Semerkand Yay. Hazırlayan: Kerim Melleş, www.hikayearsivi.net
Kaynak:
Hikaye-Öykü-Masal Arşivi: www.hikayearsivi.net
Bu hikayeyi beğendi iseniz, veya fikrinizi diğer ziyaretçilerle
paylaşmak istiyorsanız lütfen YORUMUNUZU
yapın. Sadece 1-2 saniyenizi alacaktır.
Önemli Not: Lütfen hikayeyi
kullanacaksanız; www.hikayearsivi.net den
alıntı yaptığınızı ve kaynağını belirtiniz.
|