Hikayelerin Dünyasına Açılan Eşsiz Bir Kapı

3 Aralık 2025

Anasayfan 
              Yap Ziyaretçi Defteri

  NAMAZI SORGULAYAN GENÇ İLE DAVETÇİ (Namaz Hikaye ve Öyküleri:)Hikaye Öykü Masal Arşivi



Google
Sitemiz hakkındaki görüşlerinizi ZİYARETÇİ DEFTERİNE yazarsanız seviniriz.


www.hikayearsivi.net olarak 2002 yılından itibaren 23 yıldır kesintisiz yayın faaliyetimizi sürdürmekteyiz. İnternet üzerinde yayın yapan birçok sitenin içeriğinde, sitemiz içeriği kullanılmaktadır. İlk defa birçok kategori altında hikaye-öykü ve masalları paylaşmaya başlayan sitemiz, bu konuda da diğer sitelere örnek olmuştur. Sitemiz içeriğini kullanabilirsiniz. www.hikayearsivi.net den alıntıladığınızı belirtirseniz memnun oluruz.
Sitemiz içerikleri e-kitap olarak hazırlanmaya başlamıştır. Aşk Hikayeleri, İbretli Hikayeler, Duygusal Hikayeler adıyla hazırlanmıştır. Toplu kitap olarak okuyabilir, indirebilirsiniz.
Hali hazırda Sevgi Hikayeleri ve Dostluk Hikayeleri hazırlanmaktadır. Bizi takip eder ve sosyal medyanızda da paylaşırsanız seviniriz. (Kerim Melleş-KuTuL KuLuB)
Ekim-2025

NAMAZI SORGULAYAN GENÇ İLE DAVETÇİ
[Namaz Hikaye ve Öyküleri:]

NAMAZI SORGULAYAN GENÇ İLE DAVETÇİ
[Namaz Hikaye ve Öyküleri]


Davetçilerin biri şöyle anlatır:

Namaz konusunda bir genç kendisiyle tartıştı ve namazı modern bir akim kolay kolay kabul etmeyeceği anlaşılmaz işlerden saydı ve şöyle dedi:

- "İnsanın faydasını ve kazancını kavrayamadığı hareketleri ve davranışları yapması makul değildir. Onun ne faydası var ki!..."

Genç devamla şöyle dedi:

- "Gençlerin hayatında modern yaşamın ihtiyaçları ve gündelik hayatın düzenlenmesinde rükû ve secdenin yeri nedir?"

Davetçi şöyle karşılık verdi:

- "Hiç doktora gittin mi?"

Genç: - "Evet" dedi.

Davetçi dedi ki: - "Sana reçete yazdı mı?"

Genç: - "Evet" dedi.

Davetçi: "Yazdığı reçeteyle ilgili onunla tartışmadın değil mi? İlacı hazırlayan eczacının yönetimini de tartışmadın değil mi?"

Genç: - "Hayır" dedi.

Davetçi ise şöyle dedi: - "Niçin?"

Genç: - "Bu benim uzmanlık alanın değil ki", dedi.

Davetçi şöyle dedi:

- "O halde sana başka bir soru soracağım, Yakın bir şehre yolculuk yaptın mı?"

Genç: - "Evet" dedi.

Davetçi ise şöyle dedi:

- "Halk otobüsüne mi bindin?"

Genç: - "Evet" dedi.

Davetçi şöyle sordu:

- "Öncelikle şoförün agresif biri olup olmadığını araştırman, onun bu işe ehil olduğundan, yolu kaybetmemek için bu işe yetkin olduğundan veya kurallara uyduğundan emin olman gerekmez miydi?"

Genç sustu!

Davetçi: - "Peki bunu niçin yapmadın?" dedi.

Genç meydan okuyarak şöyle dedi:

- "Çünkü ben hayatıma ehemmiyet vermiyorum."

Davetçi:

- "Mademki hayatına önem vermiyorsun, namaz konusunda niye tartışıyor ve kibirleniyorsun? Eğer sen kibirleniyor ve ben hayatına önem vermiyorum diyorsan bu makbul bir özür değildir. Bana göre yine aynı şekilde, senin arabayla nasıl yolculuk yapıldığını öğrenmen gerekir. Bazen yolcular arasında içi bulanan olabilir. Aynı şekilde ilk yardım çantasına ve acil durumlarda yapılacak davranışları bilmeye gereksinim duyabilir, değil mi?

Ey Genç; Maalesef sen ve senin gibilerin sayısı islam Aleminde hayli fazladır. Sen doktora güven duyarak gittin, aynı şekilde Eczacıya güvenerek onun verdiği ilaçları kullandın. Şoföre güvenerek arabaya bindin, Sen hayatını ilgilendiren bütün bu konularda onlara güvendin mi? Doktor ve eczacı fakültede aldıkları eğitimle yapacakları işin gereklerini öğrendiler. Her ikisi de diğer insanlar gibi yanlış ya da doğru yapabilirler. Şüphesiz sen şoföre itimat ettin, çünkü o senin önünde aracı kullanıyordu ve senin, arabalar konusunda herhangi bir şoföre güvenmende önünde bir mani yoktur. Sen hayatın emellerin ve geleceğin hususunda bunlara güveniyorsun. Şu andaki görüşün bu değil mi?

Genç şöyle dedi:

- "Bununla namaz arasında nasıl bir ilişki var?"

Davetçi şöyle dedi:

- (Aralarında ki) ilişki kuvvetli ve sağlamdır. Eğer Allah'a güvenseydin, O'nun seni nasıl tedavi edeceğinin hikmetine itimat etmez miydin?

Sende ki bu şüpheci maddi akıla rağmen, İslam'a boyun eğersen, hayatın her alanında mutmain olursun. Hayatımızı Vacibu'l-Vücut olan Allah'a teslim etmemiz gerekmez mi?

İslam bize öğretiyor ki, namazın şeklini Allah vaaz etmiştir ve onu, Peygambere (as) öğretmesi için Cebrail'e vermiştir. Efendimiz (s.a.v) bu konuda şöyle buyurmuştur: "Ben nasıl namaz kılıyorsam sizde öyle namaz kılın." Bundan dolayı namaz, doğrudan vahiyle irtibatlıdır. Efendimiz (s.a.v) içtihadi ya da re'yi değildir.


________________________
Kaynak: Muhammed Abdullah El-Hatıb, Hayatın en Değerli Dakikaları "Namaz", Beka Yay.
Hazırlayan: Kerim Melleş, www.hikayearsivi.net


Kaynak: Hikaye-Öykü-Masal Arşivi: www.hikayearsivi.net
Bu hikayeyi beğendi iseniz, veya fikrinizi diğer ziyaretçilerle paylaşmak istiyorsanız lütfen YORUMUNUZU yapın. Sadece 1-2 saniyenizi alacaktır.


Önemli Not: Hikayeyi kullanabilirsiniz. www.hikayearsivi.net den alıntı yaptığınızı ve kaynağını belirtirseniz memnun oluruz.

29 Kasım 2024 - 12:11:06 - 369 günlük
Ekleyen editör: HikayeArsivi

Okuyan:[588]Yorumlayan:[0]Kategori: [Namaz Hikaye ve Öyküleri:]
HİKAYEYİ SOSYAL MEDYANIZDA PAYLAŞIN:



Bu hikaye yazı-yorum için henüz yorum yapılmamış veya yorum onaylanmamış.
 

Yorumlarınızı Yapın:
 



Reklam ver

 
 

.: Günün Ayeti :.

.: Günün Hadis-i Şerif-i :.

.: Günün Sözü :.

     


 
Google

Sitemizden alınan tüm hikaye-öykü-masal ve materyalleri kullanabilirsiniz. www.hikayearsivi.net den alındığını belirtirseniz memnun oluruz.
Site içeriği ve belirli konularda içerik paylaşımı ve katkı sağlamak için site yönetimiyle [kutulkulub@gmail.com] irtibata geçebilirsiniz...

 
 Hikaye Arşivi  
Kerim MELLEŞ-KuTuL KuLuB © 2002-2025  ©  Hikaye Öykü Masal Arşivi
Sayfamızı en iyi 1024*768 çözünürlükte görüntüleyebilirsiniz...

  KuTuL KuLuB-A.Kerim Melleş