Hikayelerin Dünyasına Açılan Eşsiz Bir Kapı

15 Kasım 2025

Anasayfan 
              Yap Ziyaretçi Defteri

  FİRAVUN'UN AZGINLIĞI (Kurandan Hikayeler)Hikaye Öykü Masal Arşivi



Google
Sitemiz hakkındaki görüşlerinizi ZİYARETÇİ DEFTERİNE yazarsanız seviniriz.


www.hikayearsivi.net olarak 2002 yılından itibaren 23 yıldır kesintisiz yayın faaliyetimizi sürdürmekteyiz. İnternet üzerinde yayın yapan birçok sitenin içeriğinde, sitemiz içeriği kullanılmaktadır. İlk defa birçok kategori altında hikaye-öykü ve masalları paylaşmaya başlayan sitemiz, bu konuda da diğer sitelere örnek olmuştur. Sitemiz içeriğini kullanabilirsiniz. www.hikayearsivi.net den alıntıladığınızı belirtirseniz memnun oluruz.
Sitemiz içerikleri e-kitap olarak hazırlanmaya başlamıştır. Aşk Hikayeleri, İbretli Hikayeler, Duygusal Hikayeler adıyla hazırlanmıştır. Toplu kitap olarak okuyabilir, indirebilirsiniz.
Hali hazırda Sevgi Hikayeleri ve Dostluk Hikayeleri hazırlanmaktadır. Bizi takip eder ve sosyal medyanızda da paylaşırsanız seviniriz. (Kerim Melleş-KuTuL KuLuB)
Ekim-2025

FİRAVUN'UN AZGINLIĞI
[Kurandan Hikayeler]

FİRAVUN'UN AZGINLIĞI
[Kurandan Hikayeler]


Artık Firavun'un uykuları kaçmıştı. Hiçbir şeyden zevk duyamaz olmuştu. Bu öfke ve azgınlık içinde halkına şöyle seslendi:

- Bırakın beni bu Musa'yı öldüreyim. O, Rabbine yalvaradursun. Ben onun sizi yoldan çevirmesinden korkuyorum.

Bunun üzerine Firavun'un ailesinden olan, ama iman sahibi birisi kalkıp Firavun'a yürüdü:

- Siz, Rabbim Allah'tır diyen birini mi öldüreceksiniz? Neden Musa'ya saldırıp ona işkence ediyorsunuz? Eğer inanmıyorsanız onu kendi haline bırakın, yolundan çekilin. Eğer o yalan söylüyorsa yalanı kendine. Yok eğer o peygamberse, siz de ona işkence yaparsanız vay sizin halinize. Ey insanlar, malınıza, gücünüze, ordularınıza güvenmeyin.. Bugün herşey sizin olabilir ama Allah'ın azabı gelince sizi kim kurtarabilir?

Bu doğru sözler üzerine Firavun daha da kızmıştı:

- Ben kendi görüşümden başka doğru yol göremiyorum. Size doğru yolu ancak ben gösterebilirim, dedi.

Firavun'un ailesinden olan iman sahibi kişi sözlerini sürdürdü:

- Biliyor musunuz Kıyamet günü nedir? O öyle bir gündür ki, o günde insan kardeşinden, annesinden, babasından, eşinden, oğullarından kaçar. O gün dostlar birbirine düşman olmuştur. Ancak inananlar ve inandığını yaşayanlar hariç. O günde sizi Allah'ın azabından koruyacak olan da yoktur. Hem Allah kimi sapıklığa düşürürse artık ona doğru yol olmaz.

O iman sahibi insan toplanan halka bu nasihatlarla sesleniyordu. Ama hiç kimse söylenenlerden ders almıyordu.

Firavun denilen kral, insanları yönettiği gibi onların akıllarını da kendi denetimi altına almak isterdi.

Konuşmalara müdahale ettiği gibi kalplere de müdahale etmek isterdi. Mısır'ın bir uzak yerinde bir insan Musa'ya inansa Firavun deli olurdu.

- Ben izin vermeden o nasıl Musa'ya inanabilir!.. derdi.

Fakat Allah, Firavun'a kendi sarayından bir mucize gösteriyordu. Firavun'un hanımı Allah'a iman etmiş ve Firavun'u inkâr etmişti. Kocasının Mısır hükümdarı olmasına rağmen o Allah'a iman etmişti. Eğer Firavun bu durumu bilseydi ne yapabilirdi? Hiç...

Çünkü o dilleri susturabilir ama kalpleri asla susturamaz. Kadınlar kocalarının sözlerini dinlerler ama Allah'a isyan eden kimsenin hiçbir sözüne uyulmaz. Anne babasına iyilik etmek her insanın, her çocuğun görevidir ama Allah'a inanmazlarsa onlara bile itaat edilmez.

İşte Yüce Allah, Firavun'dan değil de kendisine iman eden bu kadından razı olmuştu.

Ancak, Firavun'a uyan halk onun İsrailoğullarına olan düşmanlığını biliyor ve hepsi İsrailoğullarına kötü davranıyorlardı. Çocuklar bile onlara saldırıyordu. Köpekleriyle üzerlerine koşuyorlardı. Hz Musa ise:

- Allah'tan yardım isteyin, sabredin... diyordu.

İsrailoğulları artık herşeyden bıkmış ve Hz. Musa'ya:

- Sen bize hiçbir fayda getirmedin, bizden hiçbir zararı da defetmedin. Sen bize gelmeden önce de, geldikten sonra da işkenceden kurtulamadık, demeye başlamışlardı.

Ancak, herşeye rağmen Musa sabrını kaybetmiyordu. Bu esnada Allah, İsrailoğullarına Musa aracılığı ile şunu emretmişti:

- Evlerinizi namaz kılınacak yerler haline getirin ve namaz kılın.

Mısır geniş bir ülke olduğu halde artık İsrailoğullarına dar gelmeye başlamıştı. Zindanlarda her türlü işkenceyi tattıkları için Mısır'ın bolluklarında artık gözleri yoktu. Nihayet Allah, Musa'ya, geceleyin İsrailoğullarıyla Mısır'dan çıkmalarını emretti.

Bunu Firavun'un askerleri de öğrendiler. Hemen Firavun'a gidip haber verdiler. Hz. Musa, geceleyin kendisine inananlarla birlikte yola çıktı. İlerlemeye başladılar ama nereye gideceklerdi? Musa, kuzeye gittiklerini düşünüyordu ama ilahi kader onları doğuya götürmüştü. Kendilerini Kızıldeniz'in önünde buluverdiler. Herkes şaşırmıştı ama Hz. Musa'nın Rabbine olan imanı hiç sarsılmamıştı:

- Hayır, bilin ki Allah bizimle beraberdir, bize kurtuluşu gösterecektir.

Allah, Musa'ya asası ile denize vurmasını emretti. Asa denize dokununca birden mucize gerçekleşti. Deniz yarıldı. Sular bir dağ gibi iki yana yükseldi. Denizin içinde bir yol açılmıştı. Hz. Musa ve beraberindekiler emniyet içinde karşı sahile çıktılar. Firavun İsrailoğullarının denizin ortasından yürüyüp karşıya geçtiklerini görünce:

- Bakın bakın deniz benim emrimle ikiye ayrıldı, kaçanları şimdi yakalayacağız, diye yalanlar savuruyordu.

Firavun ve ordusu ilerledi, denizin ortasına geldiklerinde koskoca deniz onları yutuverdi.

Firavun denizde çamur yığını içinde boğulmuştu. Binlerce insanın katili sonunda cezasını çekmişti. Firavun'un ordusu da tamamen boğulmuştu.


________________________
Kaynak: "Kıssalar ve İbretler", Sacide Zaid, Anadolu Gençlik Dergisi
Hazırlayan: Kerim Melleş, www.hikayearsivi.net


Kaynak: Hikaye-Öykü-Masal Arşivi: www.hikayearsivi.net
Bu hikayeyi beğendi iseniz, veya fikrinizi diğer ziyaretçilerle paylaşmak istiyorsanız lütfen YORUMUNUZU yapın. Sadece 1-2 saniyenizi alacaktır.


Önemli Not: Hikayeyi kullanabilirsiniz. www.hikayearsivi.net den alıntı yaptığınızı ve kaynağını belirtirseniz memnun oluruz.

26 Kasım 2024 - 14:04:13 - 354 günlük
Ekleyen editör: HikayeArsivi

Okuyan:[404]Yorumlayan:[0]Kategori: [Kurandan Hikayeler]
HİKAYEYİ SOSYAL MEDYANIZDA PAYLAŞIN:



Bu hikaye yazı-yorum için henüz yorum yapılmamış veya yorum onaylanmamış.
 

Yorumlarınızı Yapın:
 



Reklam ver

 
 

.: Günün Ayeti :.

.: Günün Hadis-i Şerif-i :.

.: Günün Sözü :.

     


 
Google

Sitemizden alınan tüm hikaye-öykü-masal ve materyalleri kullanabilirsiniz. www.hikayearsivi.net den alındığını belirtirseniz memnun oluruz.
Site içeriği ve belirli konularda içerik paylaşımı ve katkı sağlamak için site yönetimiyle [kutulkulub@gmail.com] irtibata geçebilirsiniz...

 
 Hikaye Arşivi  
Kerim MELLEŞ-KuTuL KuLuB © 2002-2025  ©  Hikaye Öykü Masal Arşivi
Sayfamızı en iyi 1024*768 çözünürlükte görüntüleyebilirsiniz...

  KuTuL KuLuB-A.Kerim Melleş