[Tanıdığım Ünsüzler]
CAN ADAMDI YUNUS [Tanıdığım Ünsüzler]
Haksız insanların vekaletini almazdı. Avukat tutmak için gelen müvekkilini dinler, önce İslâmi yönden haklı veya haksızlığına kanaat getirir, haksız olduğunu anladığı anda avukat olmayacağını bildirmekle beraber şikayetten veya savunmaktan vazgeçmesi ve karşı tarafa hakkını teslim etmesi için iknaya çalışırdı. O tanımadığı bir adam olsa dahi "Ben de sana yardım edeyim o adama hakkını ver ve sonra sen bana öde" der idi.
İstanbul'da uzun yıllar hakimlik yapanlar onu tanırlardı. Haksız davaları almayacağını bildiklerinden sözüne güvenirlerdi.
Avukat olan kardeşi Hüseyin bey: "Eğer hakim bey sözüne güvensizlik belirtisi verirse hemen hakimin huzurunda cübbesini çıkarmaya başlardı. Durumu gören hakim bey de "Tamam tamam inandım" derdi" diyor.
Ben onunla 1989 yılında tanıştım. Cağaloğlu'ndaki Cezeri Kasım Camii'nin konferans salonunda 1989-1999 yılları arasında yaptığım Tefsir, Buhari şerhi ve Fıkıh derslerime düzenli olarak katılırdı. Yaz tatili için gittiği Antalya'dan ders dinlemek için gelip dersi dinledikten sonra geri gittiğini bilirim.
İstanbul dışına konferanslarım olduğunda ondan gizlerdim. Çünkü eğer haberi olursa "Ben götüreceğim" der ve arabasıyla evin öne gelir "Haydi" derdi.
Yolda giderken yol kenarında duran bir araba görse durup halini sormadan geçmezdi. Eğer bir sorunları varsa onu hallederdi.
Evinde testeresi, çekici, kaynak makinesi, fayans kesme aleti, cam kesme aleti gibi bir çok ustalık malzemesi vardı. Komşuların, özelliklede fakirlerin bu tür işlerini onlar istekte bulunmadan aletlerini getirir ve karşılıksız yapardı.
Kendi elleriyle yaptığı kuluçka makinesini evin bir köşesine koyar, elektrik ampulünün ısısıyla civcivleri çıkarmanın ve onlara bakmanın tadını çıkarırdı.
Değerli eşi ondan çok memnundu: "Tabandan tavana kadar mutfak dahil hiçbir konuda benim akıl yormama gerek kalmaz o her şeyi düşünür ve en iyi şekilde yapar" der idi.
Her hangi bir adam evinin pencerelerini değiştiriyorsa tanımadığı o adamı görür, çerçeveleri kırmamalarını, sağlam çıkarmalarını söyler ve o eski malzemeyi ihtiyaç sahibi bir fakirin evine kadar taşıma parasını da kendisi verir ve bir şey almadan ayrılırdı.
Evinin bir dairesini mahalleden herkesin misafirleri için ayırtmıştı. O daire Milli Selamet, Fazilet, Refah partisinin mahalle toplantıları ile il dışından gelen misafirleri için de kullanılırdı.
İyilik yapmak için zaman veya mekan seçimi yoktu. İyilik yapmak onun tabii haliydi.
Dostları veya komşuları gecenin yarısında evin zilini çalsalar ve "Haydi" deseler, "Nereye?" demeden yola koyulurdu.
Kooperatiften sahip olduğum evin ince işlerini yapmak için kooperatif benden şu kadar para istediğinde "Ben onun dörtte birine bunu yaptırırım" dedi ve yaptırdı. İş yapamaz hale gelen yaşlı bir fayans ustasının evine de para girsin diye ustayı görür. Her gün arabasıyla benim eve getirir ve akşam ustayı evine götürür. Yine işsizlikten şikayet eden su tesisatçısını kendisi getirir, ona yadım eder ve kendi arabasıyla götürür. Sıvasını, boyasını fayansını bu şekilde yaparak hem işsiz kalmış yaşlılara para kazandırıyor, hem benim işimi ucuza getiriyordu. Dediğini yaptı dörtte birine mal etti.
Çatalca'daki yazlık evine gitmiştik. Tavukları ve kazları vardı. Çok temiz bir kümes yapmış. Yemini almış. Komşu kadına biraz para veriyor ve kendisi İstanbul'da olduğu için baktırıyordu. "Yumurtaları siz yeyin" demiş. Her varışında "Şunu da kesin yeyin" diyor ve onların tamamını yine onlara yediriyor. Her eve varışında komşu kadına tavuklara baktığı için çok çok teşekkürler ediyordu.
Komşu kadın da bana dert yanıyor "Yumurtaları biz yeriz, tavukları biz yeriz. Bunlara neden bakar bilmeyiz" diyordu.
O ise, o fakir aileye çaktırmadan yardım ediyordu.
____________________ Kaynak: Mahmut Toptaş (Ayasofya eski imam hatibi, Şifa Tefsiri müellifi), Tanıdığım Ünsüzler, Cantaş Yay., 2003. Hazırlayan: Kerim Melleş,www.hikayearsivi.net
Kaynak:
Hikaye-Öykü-Masal Arşivi: www.hikayearsivi.net
Bu hikayeyi beğendi iseniz, veya fikrinizi diğer ziyaretçilerle
paylaşmak istiyorsanız lütfen YORUMUNUZU
yapın. Sadece 1-2 saniyenizi alacaktır.
Önemli Not: Lütfen hikayeyi
kullanacaksanız; www.hikayearsivi.net den
alıntı yaptığınızı ve kaynağını belirtiniz.
|