Bizans tekfurlarının elinde bulunan Bursa'yı alabilmek için Osmanlılar, bu şehri kuşatmışlardı. Kuşatma devam ederken Osman Gazi çadırında can verdi.
Osman Gazi öldüğünde geride servet olarak; bir elbise, atın yanına asılan bir torba, tuzluk, kaşık, çizme, birkaç at, birkaç koyun bırakmıştı. Tabii bir de ileride cihana hükmedecek bir devlet...
Osman Gazi öldüğüne göre, onun ideallerini gerçekleştirecek birisinin başa geçip beyliği idare etmesi gerekiyordu. İki oğlu vardı hayatta: Orhan ve Alaeddin.
Orhan Gazi, kardeşine beyliği bölüşmeyi teklif eder. Alaeddin:
- Bu ülke senin hakkındır. Buna çobanlık etmeye bir padişah gerek ki memleketin işlerini görüp başara. Padişah iş görecek lüzumlu şeyler ister. Padişaha lüzumlu olan şeyler bu atlardır. Koyunlar da padişah şöleninin gerektirdiği şeydir. O halde bizim bölüşecek neyimiz var ki bölüşelim, dedi.
Orhan Gazi:
- Öyleyse gel o çoban sen ol, dedi.
Alaeddin:
- Kardeş! Babamızın duası ve himmeti seninledir. Onun içindir ki kendi zamanında askeri senin yanına vermişti. Şimdi çobanlık dahi senindir, dedi.
- Öyleyse sen bana paşa ol, dedi.
Bu teklifi kabul eden Alaeddin, bir müddet Osmanlıların ordu komutanlığını yaptı. Daha sonra bir köye yerleşip, burada tekke ve mescit yaptırdı.
Atsız - Aşıkpaşaoğlu Tarihi, (MEB Yay., S-22)
Kaynak:Padişahlardan Hazır Cevaplar,Ali Karaçam
Meriç Yayınları, Şubat-2007, İstanbul
Hazırlayan:KuTuL KuLuB