[Sahabeden ve Evliyaullahtan Hikayeler]
Meşhur Osmanlı Türk seyyahı Evliya Çelebi, seyahata ve birçok ülkeyi gezmesine başlamadan evvel başından geçen bir hadiseyi seyahatine vesile olarak gösteriyor ve şöyle anlatıyor:
Yemiş iskelesi yakınlarında Ahi Çelebi Camii denilen bir cami vardı. Bir gece rüyamda kendimi o camide gördüm. Derhal caminin kapısı açılıp içeri nur yüzlü, silâhlı bir kısım asker doldu. Sabah namazının sünnetini kılıp salavat getirmeye başladılar.
Aradan bir müddet geçtikten sonra, ben yanımda duran askere:
— Sultanım sizi tanıyabilir miyim? dedim.
— Aşere-i Mübeşşere'den Sa'd ibni Ebi Vakkas'ım, deyince mübarek elini öptüm.
— Bu nurlu adamlar kimdir? diye sorduğumda, bana onların nebilerin ruhları olduğunu söyledi. Ve arkadakileri göstererek, bunlar da diğer evliyaların, eshabın, Kerbelâ şehitlerinin ruhlarıdır... diye anlattı. Ve bana Hazreti Peygamberimizin gelip namaz kıldıracağını, Bilâl-i Habeşi hazretlerinin de müezzinlik yapacağını söyledi. Bana namazdan sonra mihhraptan kalkmadan Resûlullah'ın elini öper, «şefaat Ya Resûlallah» diyerek şefaat dilersin diye de öğretti Ebu Vakkas hazretleri.
Biraz sonra Hazreti Peygamber Efendimiz teşrif ettiler... «Esselâm-u Aleykûm Ya Ümmetîm» buyurdular. Oradakiler selâma mukabele ettiler. Bilâl-i Habeşi Hazretleri ile beraber müezzinlik ettik. Namazları kıldıktan sonra Hazreti Ebi Vakkas beni Resûlüllah'ın huzuruna getirdi ve:
Ya resulullah evliya kulun şefaat diler. buyurdular. Bana da «mübarek ellini öp!» dediler.
Ben, ağlayarak Resûlûllah'ın mübarek eline sarıldım ve öpmek üzereyken heyecandan kendimden geçmiştim. «Şefaat Ya Resûlallah» diyeceğim yere, «Seyahat Ya Resûlallah» demişim.
Hemen Hazret tebessüm edip, «Şefaati, seyahati, ziyareti, sıhhat ve elametle kolay eyle Ya Rabb!» buyurdular ve «elfatiha» dediler... Bütün eshap ve orada bulunanlar fatiha okudular, ben de teker teker hepsinin elini öperek oradan ayrıldım.
Ondan sonra Evliya Çelebi seyahata başlamıştır. Ve dünyanın birçok yerini gezmiş ve, haccı da eda etmiştir.
Evliya Çelebi'nin meşhur seyahatnamesinden anladığımıza göre, Evliya Çelebi sadece gezmekle kalmamış, gezdiği yerleri karış karış hesap ederek her haliyle kitabına almıştır. Bazı tenkidciler Evliya Çelebi'nin fazla mübalağa ettiği görüşünü savunurlarsa da hepsinde bir hakikat payı bulunmaktadır. Her şeyden evvel Seyahatname misline rastlanmayan bir tarih kitabıdır.
Kaynak:
Hikaye-Öykü-Masal Arşivi: www.hikayearsivi.net
Bu hikayeyi beğendi iseniz, veya fikrinizi diğer ziyaretçilerle
paylaşmak istiyorsanız lütfen YORUMUNUZU
yapın. Sadece 1-2 saniyenizi alacaktır.
Önemli Not: Lütfen hikayeyi
kullanacaksanız; www.hikayearsivi.net den
alıntı yaptığınızı ve kaynağını belirtiniz.
|